Merhaba
Size yazacak çok şeyim yok.
Onun için merhaba dedim.
Merhaba demek, benden zarar gelmez demek.
Merhaba onun için…
Benden size zarar gelmez.
Güzel bir yer sayılmaz kimilerine göre ama Dünyalıyım ben;
başka mekânım, makamım yok benim.
Dünya oldu benim yatağım.
Uyurum zaman izin verdikçe.
Anlaşamıyoruz pek kendisiyle.
Ben onun hızından şikayetçiyim, o benim yavaşlığımdan.
Zaman da tıpkı annem gibi yani.
Ama annem dünyalı değil.
O zamana uyabilir.
Ben zamansız bir Dünya’dayım.
Rüyadayım.
Zamansız.
Mekânsız.
Yatağımdayım.
Dünya yatağında, rüya dünyasındayım.
Noktalama işaretleriyle arkadaşım.
Ama kimse yanlış anlamasın, dillere minnet eylemiyorum.
Dil bizi kısıtlar.
Evrensel bir dil üretebiliriz sizinle.
Gözlerimizle.
Rüyalarda konuştuğumuz ve herkesin herkesi anladığı.
Tek dilek hakkım olsaydı, insanlar birbirini anlasın
isterdim.
Bu hayattan, yani benim yatağım, sizinse komple hayatınız
olan Dünya’dan tek bir gerçek bilgi öğrendim.
Anlaşılmak sevilmekten önemlidir.
Beni anlayın diye götümü yırttım durdum.
Baktım olacağı yok, vardım gittim terapiye.
Demek ki dedim ben de sorun var.
Anlamıyorlar.
Kimse anlamıyor.
Herkes mi anlayışsız?
Mümkün değil.
En iyisi ben gideyim de biraz anlaşılır olayım dedim.
Para veriyorum üstüne biliyor musunuz?
Siz beni anlayın diye para veriyorum.
Neyse…
Tek bir isteğim var sizden.
Noktalama işaretlerine önem verin.
Bir tane daha.
Kullandığınız dilin kelimelerine değer verin.
Önem ve değer...
Beni anlamamanızın sebebi aynı kelimeleri kullanmıyor
oluşumuz olabilir.
Ya da benim kullandığım bir yanlış noktalama işareti beni
anlamamanıza sebep olmuş olabilir.
Ortak bir dil, dili bırakın ortak bir bakış bile
geliştiremedik sizinle.
Benim bakışım anlaşılmak oldu, sizinse sahip olmak.
Anlaşılmak için rüyada yaşadım, Dünya’da yattım; sahip olmak
için Dünya’da yaşadınız, hesapta yattınız.
Ve sahip olabileceğiniz her şeye sahip oldunuz.
Yetmedi bakışlarıma, anlaşılma özlemime bile sahip olmak
istediniz.
Oysa sahip olabileceğiniz tek şey kelimeleriniz.
Ağzınızdan çıkan kelimelere sahip olabilirsiniz.
Ama o kelimeler bile bir anlaşılmak özleminde.
Onlara sahip çıkınız.
Yamuk yaptıysanız anında düzeltiniz ama yamuğu silmeye
çalışırken kibar olunuz, zira iz bırakan kötü silme gösterileriniz.
Bir de noktalama işaretlerine önem veriniz lütfen.
Onlar trafik
levhaları gibi.
Onlar olmadan yol muğlak...
Kelimeleri ve noktalama işaretlerini anlayın.
Onlar terapiye gidemezler.
Bir noktalama işareti kendini anlatamaz Timur’a.
Ama anlatamasa da Timur onları anlar, orası ayrı.
Ağlamayacağım.
Susuyorum.
Son şey.
Ben, dünyaya noktalama işareti olarak gelseydim eğer (.) olmak isterdim. Hep bitişlerde, sonsuz kainatın içinde sonlarda yer aldığımdan belki, bilemiyorum. Ama iyidir be nokta, güzeldir. Hep en sonda da olsa, cümleyi bitirmek için herkes ona ihtiyaç duyar, bir kez bile olsa.
YanıtlaSilAnlamak, anlaşılmak dileğiyle...
Senin işlevin tek bir cümleyle sınırlı kalmıyor, o kadar önemlisin ki kendinden sonrakine değer yüklüyorsun. Her başlangıç senin varlığına mahkum.
Sil