15 Ocak 2016 Cuma

Öylesine...

Önce kim vardı bilmiyorum. Ne vardı.
Kim geldi buraya nereden geldi beni kim getirdi haberim yok. Telefondan yazıyorum ki bu yazma biçiminden hoşlanmıyorum. 
Yarın bağımlılıkla ilgili sınıflara girecek bir öğretmenken bağımlılığın dibini yaşıyorum. Evet daha bugün çocuklara sigarayı anlayıp dersten çıkıp sigara içtim. Sahi kimim ben. Nerden geldim buraya. Bu konuya benden önce gelen olmuş muydu. Beynimde anlam veremediğim şeyler oluyor. Az önce bi şey keşfettim ha siktir diye tepki verdim. Ciddi bi şeydi. Her yeni günde iç dünyamdan bi şey keşfediyorum. Bu çok zor arkadaşlar. Elinizi vermeyin. Kol gidiyo kol. Giden kol da bi yerden giriyo ona göre. 
Bu arada zamanın Nasıl bu kadar hızlı geçtiğini anlamıyorum. O kadar hızlı ki korkuyorum artık. Daha dün pazartesiydi derken yarın cuma. Aradaki günlere ne oldu sahi şeytan aldı götürdü mü. Satmış olmalı ki kimse bak bu perşembe bu da salı diye bana gün getirmedi.
Neyse konumuza dönelim. Zihnim dağınık. 
Bugün bi makale yazmayı planladım. Süper bi ilham aldım. Uzun süredir sevgili iPhone'un nimetlerinden yararlanan biri olarak yollarda müzik yerine bilimsel podcast'ler dinliyorum. Bu ilhamı bu yayınlardan birinden aldım. Resmen beynimde şimşekler çaktı. Mikroplar ve bağışıklık sistemi arasındaki ilişki ile çocuk anne nesne ilişkilerini kıyaslayan bi makale yazmak istedim. Galiba yapıcam. Yakında. Kısmet. Yazınca yayınlarım. Ama yazar mıyım bilmiyorum. Şu saatte hiçbir şeyden emin olamıyorum. 
Yarın iş var. Son iş günü. Yapılacak işler var. Uyunmalı sanırım yavaş yavaş. Ama şu yazıyı yayınlamak istiyorum. Evet yayınlamak. Resimsiz figürsüz sansürsüz. 
Bu arada istediler beni. Komikçe şeyler de oldu konuşup gülüyoruz ama şu an onu anlatabilecek düzeyde değilim. Sanırım daha normal Zaman'larımda yazı yazmalıyım. Ama işte ne yaparsın. Yazmak da benim kötü alışkanlığım. Bi medet umuyorum sigaradan umar gibi, alkolden esrardan umar gibi. Umut gönlümün ekmeği netice de, aç mı kalsın gönlüm. Aç kalmadın, var da yiyecek bir lokma umut karnı doymasa bile o umutla yaşasın. 
Of buraya Nasıl bağladım bilmiyorum. Resmen çağrışım zinciri yaşadım. Psikanalizin en değer verdiği yöntemlerden biri. Bende rüyaya daha çok değer veriyorum. Rüya iyidir. Görün arkadaşlar. Zihninizden rüyaları dışlaştırmayın. Rüya değerlidir. Tabi siz değerlendiremiyorsanız o sizin eksiğiniz ama rüya değerlidir.
Bu arada çaktırmadan bok attım sadece ödipal ve/veya closed narsistler anlar. 
Hadi ben gider.
Sevgiler.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder